Demokratik Birlik Partisi (DUP) Milletvekili Sammy Wilson, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) Birleşmiş Milletler (BM) tarafından bağımsız bir devlet olarak tanınmaması için hiçbir neden olmadığını belirterek, KKTC’nin tanınmasını destekledi.
İngiltere parlamentosunun Kuzey İrlanda doğumlu DUP milletvekili Wilson, politika haber sitesi “PoliticsHome” için “Kıbrıs’ın kendi Hayırlı Cuma Anlaşmasına ihtiyacı var” başlıklı bir makale yazdı.
Wilson, yazısında Kıbrıs’ın yakın tarihine bakarak, Kıbrıs adası ile İrlanda adası arasında paralellikler kurmanın kolay olduğunu belirterek, “Hayırlı Cuma Anlaşması’ndan çıkardığımız dersler. 1998’de Kuzey İrlanda’daki mezhep ve ayrılıkçı çatışmalar) ve sorunların sona ermesi. Kıbrıs’a uygulanabileceğine ve devam eden Kıbrıs sorununa siyasi bir çözüm bulunmasına yardımcı olacağına inanıyorum.” terimini kullandı.
“KKTC’nin BM tarafından bağımsız bir devlet olarak tanınmaması için hiçbir sebep yok”
Wilson, adanın bir tarafında Yunanistan’ın desteklediği ve Birleşmiş Milletler’in (BM) tanıdığı Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY), diğer tarafında ise Türkiye’nin desteklediği Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) olduğunu ifade etti.
“Adanın BM koruması altındaki ateşkes sınırı boyunca bölünmesi, 1974 darbesi ve ardından gelen Türkiye müdahalesinin bir sonucudur. Şimdiye kadar barışçıl çözüme yönelik tüm girişimler başarısız olmuştur. En umut verici plan olan 2004 BM analizi kabul edilmiştir. Kıbrıslı Türkler tarafından ama Kıbrıslı Türkler tarafından.Rumlar tarafından reddedildi.Bana göre bu çok açık ve net bir durum.Uzlaşmaz iki ayrılığımız var ve bir tarafın anayasal ve yasal sorumluluklarını yerine getirmediği bir geçmişimiz var. yasal gereklilikler Mevcut bölünme, 1963 yılında Kıbrıs Yüksek Anayasa Mahkemesi Başkanı Makarios tarafından yapıldı, anayasada tek taraflı değişiklikler önerilmesi ve uygulanması, sayıların sayılması ve sonunda adayı bölen uzun bir olaylar dizisine yol açmasıyla başladı. .
Kıbrıs’taki bu durumun açıkça Kıbrıs Türk toplumunun “tanınmış” Rum Yönetimi’nden rızasını geri çekmesiyle sonuçlandığına işaret eden Wilson, bunun yerine sınırın her iki tarafında tam işleyen iki hükümet, yönetim ve demokratik sistemlerin olduğunu ifade etti.
Wilson, “Gördüğüm kadarıyla KKTC’nin BM tarafından bağımsız bir devlet olarak tanınmaması için hiçbir sebep yok. Aslında Uluslararası Adalet Divanı’nın 2010 yılında Kosova’nın bağımsızlığına ilişkin kararı, bu konuda önemli bir adım olacaktır. KKTC’nin talebine daha fazla yasallık.” görüşünü paylaştı.
Gelecekte yeniden entegrasyon için bir alan olursa Hayırlı Cuma Anlaşması gibi bir anlaşmanın bunu sağlayacağına işaret eden Wilson, mantıklı olanın bir arabulucu ülkenin Kıbrıs Türkleri ile Kıbrıslı Rumlar arasındaki bu anlaşmaya aracılık etmesi olduğunu belirtti.
Wilson, İngiltere’nin bu rolü yerine getirebileceğine inandığını ve tarihsel olarak bölgedeki en etkili ülkelerden biri olduğunu belirtti.
Milletvekili Wilson, İngiltere’nin Kıbrıs’ı 1960’larda bağımsızlığını kazanmadan önce yönettiğini belirterek, İngiltere’nin Kıbrıs’ta gelecekte kalıcı ve kalıcı bir barış anlaşması için şablon oluşturabilecek Hayırlı Cuma Anlaşması’na taraf olduğunu hatırlattı.
“Barış her zaman değerli bir sonuçtur”
İngiltere’nin KKTC’de garantör ülke olmanın yanı sıra BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olarak “uluslararası sorumluluğu” olduğuna işaret eden Wilson, şunları kaydetti:
“Ancak devam eden bölünmüşlüğün ve BM’nin uyguladığı ateşkesin devam edemeyeceği açıktır. Bu ne Kıbrıs için ne de stratejik öneme sahip Doğu Akdeniz için sağlıklıdır. Barış her zaman değerli bir sonuçtur ve peşinden gidilmesi gereken bir şeydir.”
