Ekonomist Mahfi Eğilmez, ekonomi siyasetinde yapılmaması gereken 3 büyük hatayı bir yazısında kaleme aldı. Türk ekonomisinde sinemadaki kırmızı düğme gibi ‘Bu düğmeye basarsam ne olur?’ ne dediğimizi anlıyoruz.
Türkiye ekonomisi son 1,5-2 yıldır adı ılımlı değişen bir modelle yönetilirken, artık dünyada eşi benzeri olmadığı için farklı isimlerle anılıyor. Ne de olsa biz buna Türkiye ekonomi modeli diyoruz.
Bakan Nureddin Nebati’nin epistemolojik kırılma dediği, bazen heterodoks denilen ama emek politikalarından yoksun, yüksek enflasyon ama üretken, kalkınma değil büyüme, düşük faiz ama kredi vermeme modeli uyguluyoruz.
İthalata dayalı ekonomide paranın değerini kaybedip ihracat rekorlarına baktığımız, asgari fiyatı tüm ülkeye yayarak gelir dağılımında adaleti sağladığımız bir sistemde yaşarken, bunun kusur olduğunu söyleyen uzmanları suçluyoruz. bilmemekten
Bu ekonomik ortamda yaşanan sıkıntılardan en başından bahseden Mahfi Eğilmez, bu durumlarda yapılmaması gereken 3 değerli maddeyi sıraladı.
Testi çözdük ve tam çektik!
Eğilmez, “Piyasa sistemini benimsemiş dolarizasyon sarmalındaki bir ekonomide üç büyük ekonomi politikası hatası yapılabilir” diyerek bunları şöyle sıralıyor:
-
Faiz oranını enflasyonun altında tutmaya çalışmak,
-
Kuruyu kontrol etmeye çalışmak,
-
Fiyatlara müdahale.
Nitekim son dönemde ekonomik bağlamda sıkıntı yaşayan geniş bir kesim var, dolayısıyla yorumlar da gecikmedi.
Sabit ve dar gelirli herkesin, iş dünyasının ve üst düzey kişilerin ekonomiyle ilgili kaygıları varken,
Seçime yakın piyasalarda sorunlar görünür hale gelirken,
Herkesin bir yorumu var.
Bütün iktisatçılar böyle bir sorunlar yumağının başlangıç noktasında ısrarla telaffuzlarından vazgeçmemelerine rağmen,
Bilgilerde görülen sorunlara rağmen halkın satın alma gücünün ısrar ve düşüş göstermesi,
Devam ediyor olması da soru işaretlerini gündeme getiriyor.
Siyasi cephede muhalefet kesiminin ekonomi kadrolarının bunu “servet transferi” olarak nitelendirmesi de doğru.
Uzun süredir gündemde.
Ne düşünüyorsun? Tüm tuşlara bastık mı?
